Fazla Kilolarınızın Nedeni Ekmek Değil
Fazla Kilolarınızın Nedeni Ekmek Değil 1 dilim ekmeğin 70 kalori olduğunu ancak ekmeğin yağa ya da aş suyuna bandırılmasıyla kalorisinin bir anda 300 kaloriye yükseldiğini biliyor musunuz? Üsküdar Üniversitesi Nöropsikiyatri Hastanesi Beslenme Uzmanı Diyetisyen Gizem Köse, ekmeğin değil, ekmek yanında yenilen kalorisi yüksek gıdaların suçlu olduğuna dikkat çekiyor. Köse, 1 dilim ekmeğin 70 kalori olduğunu ancak ekmeğin yağa ya da aş suyuna bandırılmasıyla kalorisinin bir anda 300 kaloriye yükselebildiğini söylüyor. Köse, “Kilo almada ekmeği suçlu koltuğundan kaldırın” uyarısında bulunuyor. Alınan enerjinin 4 -35'i yağdan sağlanıyor Türkiye’nin beslenme alışkanlıkları inceleyen beslenme uzmanları ile kilo veremediğinden yakınan kişilerin, bu konuda her vakit suçu ekmeğe attıklarını kaydeden Köse, bunun sorgulanması gereken bir vaziyet olduğunu söyledi. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırmasında, Türk insanının beslenme alışkanlıkları incelenirken, günlük alınan enerjinin % 34 -35’nin yağdan alındığının ortaya çıktığını kaydeden Köse şunları söyledi: Aslında günlük almamız gereken enerjinin ancak % 25-30 civarını yağdan almamız gerekli. Bizim ülkemizdeki %5’lik bir artış bile ayda 1 kg alınmasına sebep olabiliyor. Dolayısıyla ekmek tüketirken yanında ne yediğinize de dikkat etmeniz gerekiyor. Türk halkının beslenme alışkanlığında ekmeğin yağa, salatanın ve yemeğin suyuna bandırma alışkanlığı var. Pilavın, makarnanın olduğu sofrada ekmek tüketiliyor. Aslında karbonhidrat olan çorbanın içine ayrıca fazladan ekmek doğranıyor ya da çorba ekmekle içiliyor. Çorba, makarna ve pilavın da karbonhidrat kaynağı olduğu unutulmamalı. Ekmeği mutlaka tüketin ama dikkatli ve ölçülü yemeye özen gösterin”. Beynin ekmeğe ihtiyacı var Gün içerisinde en çok ihtiyacımız olan gıda öğelerinin karbonhidratlar olduğunu kaydeden Köse, vücudumuzun tüm organlarının enerji gereksinimi için karbonhidratları kullandığını anlatım ederek beynin ekmek ihtiyacına vurgu yaptı. “Beyin dokusu enerji için sadece karbonhidratları kullanır, beyin glikoz bağımlıdır. Beynin 1 saatteki glikoz ihtiyacı 6 gr. kadardır. Dolayısıyla günlük en az 100-125 gr karbonhidrat tüketmemiz gerekmektedir. Beyin lüzumlu glikoz sağlanmadığından enerjiyi başka yollardan sağlamaya çalışıyor ve yağları parçalıyor. Yağları parçalamak işlemi kulağa ne kadar hoş gelse de bahsettiğimiz yağ parçalanırken istenmeyen bir vaziyet olmasına rağmen kana da geçiyor. Ve bu kez organlarımıza ziyan veren kan yağlarını arttırıyor. Beyin, enerji sağlıyor ama bu ona yeterli gelmiyor. Bu durumda beyin, kendisini korumaya alarak az çalışmaya başlar. Beynin uzun dönemli karbonhidrat yetersizliği durumu, sinir sistemine ziyan verir, hatta beynin erken yaşlanmasına sebep oluyor.” Ekmek yemeyenler sinirli olabiliyor Karbonhidratların B vitamini deposu olduğunu, B vitaminin ise özellikle sinir sisteminin çalışmasını düzenlediğini kaydeden Köse, şunları söyledi: “Sinir sisteminin olmazsa olmazı B vitaminleri alınmadığında yorgunluk, halsizlik, dikkat dağınıklığı, odaklanamama, sinirlilik gibi ruh halini etkileyen durumlar ortaya çıkıyor. Çok düşük karbonhidratlı diyetlerde en sık karşılaştığımız durumlardan biri olan vitamin eksiklikleri deride hasarlara yol açabilir. Ciltte solgunluk, döküntüler, yaralar, uçuklar görülebiliyor. Diyetlerde de her besinden dengeli olarak tüketilmesi gerekiyor. Aksi takdirde kilo vereyim derken sağlığımızı kaybedebiliriz. Bir öğünde 4 gıda grubundan da yeterli oranda tüketmemiz gerekiyor. Et, süt, tahıl ve meyve-sebze grubu olarak ayrılan gıda gruplarına baktığımızda bir öğünde her gıda grubu sağlığımız için önemli. Diyetlerde de mutlaka her öğünde ekmek yenmeli. Özellikle tam tahıllı ekmekler diyet yapanlar tarafından tercih edilmeli. Ekmeği diyetlerde suçlu koltuğundan kaldırarak sağlıklı kilo verilebilir”.
|