(Tarih KPSS Konu Özeti) Atatürk İlkeleri
(Tarih KPSS Konu Özeti) Atatürk İlkeleri ATATÜRK İLKELERİTürk inkılâbının dayandığı esas ilkeler Atatürk ilkeleridir. Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Lâiklik, İnkılâpçılık ve Devletçilik, 5 Şubat 1937'de 1924 Anayasasının ikinci maddesinde bir değişiklik yapılarak Türk Devleti'nin esas nitelikleri olarak kabul edilmiştir.Atatürk ilkeleri birbirine bağlı ve birbirlerini tamamlayan düşüncelerden oluşur. İlkelerin amacı, Türk milletinin refah düzeyi en yüksek bir ulus olarak varlığını sürdürmesidir. Cumhuriyetçilik: Cumhuriyet bir devlet biçimidir. Devlet şekli olarak; egemenliğin toplumun tümüne ait olduğu bir devlet demektir. Cumhuriyet yönetiminde, seçme ve seçilme hakkının tüm vatandaşlara tanınıp uygulanması esas ilkelerindendir.Gerçek Cumhuriyet demokratik hayatla gerçekleşir. Cumhuriyette ulus yöneticileri belirli bir vakit seçer, süre bitince ya görevinde bırakır, ya da onları görevinden uzaklaştırır.Cumhuriyetimizin umumi yapısı üç ana birimden oluşur. Yasama, yürütme ve yargıdır. Bu üç ana ünite milletten kaynaklanan egemenlik yetkisini Türk Milleti adına kullanırlar.Yasama; yasa yapan, değiştiren güç olup Türk Milleti adına TBMM tarafından yerine getirilir.Yürütme; Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından anayasa ve kanunlara müsait olarak kullanılır.Yargı; Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır.Cumhuriyetle kişinin hak ve özgürlükleri güvenceye alınabilir. Çünkü cumhuriyet öncelikle vatandaşların eşitliğini ve devlet yönetimine eşit olarak katılma hakkını getirmiştir. Atatürk, Cumhuriyetçilik ilkesini Türk inkılâbının birinci ilkesi kabul edilmiştir. Cumhuriyetçilik anayasamızda değiştirilemez ve değiştirilmesi öneri edilemez birinci maddedir. Milliyetçilik: Milliyetçiliğin en önemli unsuru ulus olmaktır. Millî birlik ve beraberliği sağlama konusundaki ilk esas ilkesidir. Türk milliyetçiliği halkçılıkla beraber yürür. Atatürk milliyetçiliği, Türk milleti bağımsız, demokratik bir cemiyet düzeni içinde çağdaş uygarlığın en üst düzeyine ulaştırmayı hedefler. Atatürk milliyetçiliği, belli bir ırka, mezhebe dayanmayan kendini Türk gören herkesi Türk olarak kabul eder. Bu nedenle ayırıcı değil birleştiricidir. Akılcıdır, bilime dayanır. Milli birliğin temeli milliyetçiliktir. Halkçılık: Bir milleti oluşturan insanlar kamu denir. Halkçılık; cumhuriyetçilik ve milliyetçilik ilkelerinin sonucudur. Atatürk'ün halkçılık ilkesinde herkes yasa önünde eşittir. Bir toplumsal gruba, zümreye ayrıcalık tanınamaz. Devletçilik: Devlet; cemiyet hâlinde bir ülkede yaşayan insanların aralarındaki düzeni sağlayabilmek ve yürütebilmek amacıyla oluşturdukları bir siyasî güçtür. Hükümet devletin yürütme gücünü oluşturur.Devletçilik toplumsal düzeni devam ettirmek için ekonomik, kültürel ve sosyal alanlarda yaptığı uygulamalardır. Devletçilik Halkçılığın tamamlayı-cısıdır. Devletçilik yeterli sermayesinin olmaması üzerine devletin ekonomiye müdahalesi şeklinde uygulanmıştır. Lâiklik: Lâiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılarak devletin din ve vicdan özgürlüğünü gerçekleştirirken tarafsız olmasıdır.Değişik inançlara sahip olanlar bir arada güvenle laiklik sayesinde yaşarlar. Laiklik kişi özgürlüğünü de sağlar. Lâiklik millî egemenliği gerçekleştirmiştir. Halkın kendi kendini yönetmesi lâik bir toplumda mümkündür. Millî birlik ve beraberlik lâiklikle güçlenir. İnançlarına bakılmaksızın yasalar önünde herkes eşittir. Ayrıca Laiklik sayesinde diğer devletlerin ülkemizdeki Müslüman olmayanları bahane ederek iç işlerimize karışmaları da önlendi.İnkılâpçılık: Zamanın gerisinde kalmış kurumların yerine gelişmeyi sağlayacak kuruluşların getirilmesi esasıdır. İnkılâpçılık akıl, ilim ve teknolojinin ışığında sürekli gelişmek, yenileşmek çağdaş uygarlık seviyesine gelmektir. Bütünleyici İlkelerAkılcılık, bilimsellik, millî birlik ve beraberlik, bağımsızlık ve özgürlük, barışçılık, millî tarih bilinci, insan ve insan sevgisi, vicdan ve düşünce özgürlüğüdür.Atatürk ilke ve inkılâpları Türk milletini çağdaş ve medeni bir devlet hâline getirmeyi amaçlamıştır. Bizler de; hür, bağımsız olarak çağdaş bir cemiyet oluşturacak, ileri ülkeler içinde yer almak istiyorsak bu ilke ve inkılâpları benimsemeli ve sonsuza dek yaşaması için çalışmalıyız. Çünkü iç ve dış tehditlere karşı millî bütünlüğümüzü bu ilke ve inkılâplarla koruyabilir ve Atatürk'ün de dediği gibi Cumhuriyetimizi ilelebet muhafaza ve müdafaa edebiliriz.
|