Türkiye Cumhuriyeti (4Bölüm)
Türkiye Cumhuriyeti (4.Bölüm) Yeni harflerin kabulü ile beraber bütün yurtta eğitim-öğretim seferberliği başlatıldı.1 Ocak 1929 tarihinde Ulus Mektepleri açıldı. 31 Mayıs 1933'te İstanbul Dar'ül Fünun'u kaldırılarak yeni bir üniversite kurulması kararlaştırıldı. Türk Tarih Tezi; Tarih, insanların vakit ve mekân itibarıyla geçirdikleri gelişmeleri sebep-sonuç ilişkisi içerisinde inceleyen bilim dalıdır. Tarih gerçeklerin ortaya çıkmasına yarar. Tarihi varlıklı bir ulus güçlüdür. Güçlü bir milletin oluşması manevî miraslarına sahip çıkmasıyla mümkündür. "Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır".Mustafa Kemal Paşa noksan ve yanlış gördüğü tarih anlayışını değiştirerek yeni ve doğru bir tarih anlayışı getirmek istemiştir. Bu amaçla Türk tarihi üzerinde çalışmalar yapmak üzere 15 Nisan 1931'de "Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti (Türk Tarih Kurumu) " kuruldu. 1932'de Ankara'da tarihçilerin katıldığı ilk "Türk Tarih Kongresi" toplandı ve "Türk tarih tezi" bu kongrede tartışıldı. Kongre sonucu ortaya çıkan yeni tarih tezi şöyledir; "Türk milletinin tarihi şimdiye kadar yazıldığı gibi yalnız Osmanlı tarihinden ibaret değildir. Türk'ün tarihi çok daha eskidir ve temasta bulunduğu milletlerin medeniyetleri üzerine etki etmiţtir." Mustafa Kemal Paşanın tarih ilmine bu kadar çok değer vermesinin nedeni, tarihi, devletin ilerlemesi ve modernleşmesi için manevî bir destek olarak görmüş ve kullanmış olmasıdır. Ona göre Millî Mücadele sonrasında Türk halkı benliğini bulabilmesi için en güvenilir vasıtayı tarih ilmînden almıştır. Türk Dili İnkılâbı; Dil İnkılâbı,Türk İnkılâbının esas prensiplerine de müsait olarak dilde millileştirme ve bu akıma güç kazandırma inkılâbıdır.Harf İnkılâbı'nın müspet sonuçlar vermesi üzerine 12 Temmuz 1932'de "Türk Dili Tetkik Cemiyeti (Türk Dil Kurumu)" kuruldu. Cemiyetin amacı Türkçenin sözlük, terim, dil bilgisi, cümle bilgisi, etimoloji konularını inceleyerek Türkçenin geliştirilmesine çalışmaktır. Cemiyetin çalışmalarıyla kamu dilinde yaşayan kelimeler dilimize yine kazandırıldı. Konuşma dili ile yazı dili arasındaki ayrılıklar ortadan kaldırıldı. İnkılâplar içerisinde "Türklük şuurunu" en çok geliştirmeye yarayan, dilimiz üzerinde yapılan bu çalışmalardır. Mustafa Kemal Paţa, Türk dilindeki lüzumlu gelişmenin önemini 1932'deki şu konuşması ile anlatım etmektedir:"Millî Kültürün her çığırda açılarak yükselmesini Türk Cumhuriyeti'nin esas direği olarak temin edeceğiz. Türk dilinin kendi benliğine,aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması için,bütün devlet teşkilatımızın dikkatli,alakalı olmasını isteriz". Şapka İnkılâbı ve Kılık-Kıyafet Değişimi; 1925 yılında vatan gezisine çıkan Mustafa Kemal Paşa 24 Ağustos 1925'te Kastamonu ve İnebolu'ya yaptığı seyahatinde şapka, kılık-kıyafet konusunda halkla konuştu. Halka giydikleri kıyafetin millî olmadığını daha uygar bir görüntüye bürünülmesi gerektiğini anlattı. Giydiği şapkayı ve kıyafetini halka göstererek buna uyulmasının gereği üzerinde durdu. Çünkü Mustafa Kemal Paşa batı medeniyetinin bir bütün olarak ele alınmasını ve bunun bir gereği olarak da medenî kıyafetin kabul ve tatbik edilmesini istiyordu.
|