Forumbulteni.Com     forum  

Geri Git   Forumbulteni.Com > > >
Yardım Topluluk Ajanda Bugünki Mesajlar Ara

Cevapla
 
Seçenekler Stil
  #1  
Alt 14.Ocak.2019, 04:33
HomoKo HomoKo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Super Moderator
 
Üyelik tarihi: 14.Ocak.2019
Mesajlar: 301
Standart Adli Yargı Teşkilatı

Adli Yargı Teşkilatı Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır. Bu nedenle, çekişmeli yargının konusu olan davayı incelemeye başlamadan önce, mahkemelerde çalışan kişileri, mahkeme faaliyetine ilişkin dış şartları, mahkemelerin görev ve yetkisini, mahkemeler arasındaki iş bölümünü, yargı yolu itirazı ve uyuşmazlığını, mahkemeler arasındaki hukuki yardımı ve mahkeme faaliyetlerinde yardımcı organları incelemek gerekir. A) Hüküm Mahkemeleri Hüküm mahkemeleri ikiye ayrılır. 1) Umumi mahkemeler, 2) Özel mahkemeler. I.Genel Mahkemeler Bakacakları davalar, belirli kişi ve iş gruplarına göre sınırlandırmamız olan, bilakis, hilafı yazılı olmadıkça uygar usul hukukuna giren her türlü işe bakan mahkemelere umumi mahkemeler denir.(1) Bunlar barış ve askeri hukuk mahkemeleridir. Özel mahkemede bakılacağına dair özel bir yasa hükmü bulunmayan her dava, umumi mahkemelerde görülür. Bir yerde ayrı bir özel mahkeme kurulmamışsa, o özel mahkemenin işlerine de o yerdeki umumi mahkemeler tarafından bakılır. 1-) Barış Hukuk Mahkemeleri Her ilçede bir barış hukuk mahkemesi vardır. Barış mahkemeleri tek hakimlidir. Görevi kanunlarla belirlenmiş olup, istisnaidir. Barış mahkemesinin görevi dışında kalan bütün davalara asliye hukuk mahkemesinde bakılır.(2) 2-) Asliye Mahkemeleri Asliye mahkemeleri ikiye ayrılır. 1) Asliye hukuk mahkemesi, 2) Asliye ticaret mahkemesi. a-) Asliye Hukuk Mahkemeleri Her ilçede ve il merkezinde bir asliye hukuk mahkemesi vardır. Aynı maddeye göre, asliye mahkemesinin bir başkan ve iki üyeden kurulu toplu mahkeme olması gerekire de yurdumuzdaki bütün asliye hukuk mahkemeleri tek hakimlidir. Her ilçede suulh hukuk mahkmesi için ayrı, asliye hukuk mahkmesi için ayrı olmak üzere iki yargıç yoktur. İşi az olan ilçelerde, asliye ve barış hakimi görevlerini aynı yargıç yapar. Bu gibi ilçelere tek hakimli yerler denir.(3) b-) Asliye Ticaret Mahkmeleri Ankara, İstanbul, İzmir, Mersin ve Bursa il merkezleri ile Kadıköy ilçesinde ayrı asliye ticaret mahkemeleri vardır. Bu ticaret mahkemeleri asliye hukuk mahkemesinin daireleri durumundadır. Bir yerdeki asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasında iş bölümü kanunla düzenlenmiştir. Buna göre, ticaret mahkemelerin yalnız ticaret davalara ve işlere bakar. Ticari davalar ticaret mahkemesinde hukuk davaları asliye hukuk mahkemesinde görülür. Ayrı bir ticaret mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk mahkemesi aynı zamanda ticaret mahkmesi sıfatıyla da görev yapar. (4) (1) Baki Kuru, Ramazan Arslan, Ejder Yılmaz, Uygar Usul Hukuku, Ankara 1991, s.66 (2) Kuru vd, s.69(3) İlhan Özay, Günışığında Yönetim, İstanbul 1994, s.112 (4) Kuru vdı, s.71 II. Özel Mahkemeler Belirli kişiler arasında çıkan uyuşmazlıklara veya belli bir çeşit uyuşmazlıklara bakmak için kurulmuş olan mahkemelere özel mahkemeler denir. Mesela, iş mahkemeleri kadastro, aile mahkemeleri gibi. Özel mahkemelerin baktıkları işler, umumi değil özeldir. Belli kişiler veya konular bakımdan sınırlandırılmıştır. Özel mahkemeler, yalnız özel konularında gösterilmiş olan işlere veya davalara bakarlar; bunun dışındaki işler ve davalar umumi mahkemelerin görevine girer. Özel mahkemelerin kuruluşu mutlaka ayrı bir yasa hükmü ile düzenlenir.(5) Ancak bu şekilde, özel mahkemelerin kuruluşu, doğal yargıç ilkesine aykırı düşmez. Özel mahkemelerin hepsi de hüküm mahkemesi olup, bunların üstündeki denetim mahkmesi, umumi mahkemelerde olduğu gibi, Yargıtay’dır. B-) Ceza Mahkemeleri Ceza mahkemeleri ikiye ayrılır: 1) Umumi Mahkemeler, 2) Özel Mahkemeler. I. Umumi Mahkemeler Genel mahkemeler ülkemizde barış ceza, asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleridir. 1-) Barış Ceza Mahkemeleri Türk ceza kanunu’nu yürürlüğe koyan ve kısaca “Yürülük Yasası” olarak adlandırılabilecek olan yasanın 29. maddesi ile özel yasalardaki kurallar ve 3005 sayılı Meşhut Şuçların Muhakemesi Yasasında bu konuda yetki kuralları vardır. a) Kabahat türünden suçlar barış mahkemesinin yetkisi içindedir. Ayrıca özel yasalardaki kabahatler ve yalnız nakit cezası gerektiren fiillerde yargılanır. b) Özel yasalarda barış mahkemesinin yetkisi içinde olup açıklanan cürümler c) Aslında asliyelik olmalarına karşılık, asliye teşkilatı olmayan yerlerdeki barış mahkemelerinin yetkisi içinde sayılan ve Yürürlük Yasası’nın 23. maddesinin 4. fıkrasında sayılan cürümler d) 3005 sayılı Meşhut Suçların Mahkemesi Yasası’nda (m.15) asliye mahkmesinin çalışmadığı zamanlarda, barış mahkemesince görülmesi gereken suçlar. (6) 2-) Asliye Ceza Mahkmeleri Genel mahkemelerin yetki bölüşümü içinde asıl yetkili olan mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Barış ve ağır ceza mahkemelerinin yetkisi dışında kalan konularda, asliye ceza mahkemesi yetkildir. Bu mahkemenin ismi asıl görevli mahkemenin bu mahkeme olduğunu belirtmektedir, “asliye” sözcüğü “asıl” sözcüğünden türetilmiş bir sözcüktür. (7) 3-) Ağır Ceza Mahkemeleri C MUK’nın (Ceza Mahkemeleri Usulü Kanunu) 421. maddesinde ağır ceza mahkemesinin yetkisi belirtilmiştir. Buna göre ölüm, ağır hapis ve on yıldan çok ağır hapis cezası gerektiren cürümlere ait davalara ağır ceza mahkemelerinde bakılır. Ayrıca ağır hapis cezasını gerektiren cürümlere bakımından bu mahkemenin yetksinin mutlaka olduğu gözden ırak tutulmamalıdır. Ağır ceza mahkemesinin yetkisi belirlenirken, olayda cezanın artırılması veya eksiltilmesini gerektiren nedenlerin varlığı halinde, savcılık yaptığı araştırmanın sonucuna göre ve kendi kabulü çercevesinde yetkili mahkemeyi belirlemelidir. (Şeklimi Koyarım. (5) T.C Anayasası, (1998) m.142 (6) Erdener Yurtcan, Ceza Yargılaması Hukuku, İstanbul 1996 s.92(7) Yurtcan, s.94 (Şeklimi Koyarım. Faruk Erem, Ceza Hukuku, İstanbul 1997, s. 119 II.Özel Mahkemeler1-) Devlet Güvenlik Mahkemeleri Anayasanın 143. maddesinin emri gereği kurulmuş bulunan mahkemelerdir. Temel amacı iç ve dış güvenliğine karşı işlenen sonuçları yargılamak olan bu mahkemeler, yakın bir incelemede, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğü, hür demokratik düzen ve Cumhuriyet aleyhine işlenen suçlara bakmakla görevlidir. Anayasanın gerekçesinde DGM’lerin kuruluş nedeni, uzmanlığı gerektiren bir yargılamaya duyulan ihtiyaç, çabuk ve isabetli karara ulaşmak olarak belirtmiştir.DGM’lerin görev alanı şu şekilde oluşmuştur. a) 6136 sayılı ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında yasa ile Türk Ceza Kanunu’nun 264 ve 403. maddelerinde yazılı toplu olarak ve teşekkül vücuda getirmek suretiyle işlenen suçlarü,b) Anayasanın 120’inci maddesi gereğince olağanüstü hal duyuru edilen bölgelerde, olağanüstü halin sebep olan olaylara ilişkin suçlar. (9) Bu suçları işleyenler ile bunların suçlarına iştirak edenler, sıfatları ne olursa olsun DGM’lerde yargılanacaklardır. 2-) Trafik Mahkemeleri Karayolları Trafik Kanunu’na göre (m.112) bu yasada yer saha suçları yargılamak üzere kurulması ön görülen mahkemelerdir. Fakat 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu bu mahkemelerin bulunmadığı yerlerde yetki verilen barış ceza mahkemelerinin trafik suçlarını yargılamasını kabul etmiştir. Yasalara göre KTK’ de yer saha suçlardan, hafif nakit cezasını veya bununla beraber hafif hapis cezasını, belgelerin art alınması ve iptali veya işyerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla bu mahkemede görülür. (10) 3-) Döviz Mahkemeleri Türk parasının kıymetini koruma kanununa giren suçlarda yargılama yapan mahkemelerdir. Aslında bunlar asliye ceza mahkemelerinin birer dairesi olarak görev yaparlar. Ancak bunların özelliği, mahalli yetkilerinin değişik oluşundandır. Bunların mahalli yetkileri Adalet ve Maliye bakanlıklarınca beraber belirlenmiş ve duyuru edilmiştir. (11) İDARİ YARGI TEŞKİLATI İdari yargı yerleri, gerek yapıları gerek bu kuruluşlarda yargı görevini yerine getiren yargıçlar açısından, adliye mahkemelerinden ve adliye yargıda görev yapan yargıçlardan farklıdır. Bu farklılık görevlerinin niteliklerinden doğmaktadır. Milli Güvenlik Konseyi döneminde, 1982 yılında idari yargı alanı yeniden düzenlenmiştir. Bu düzenleme yapılana kadar ülkemizdeki idari yargı yerleri karma görevli kuruluşlar olarak örgütlenmişti. Bunların yargı görevlerinin yanında idari görevleri de olmuştur. 1982 yılında yapılmış olan yeniden düzenleme ile, ilk radde “İdare Mahkemeleri”, “Vergi Mahkemeleri” kurulmuş, Danıştay umumi görevli mahkeme olmaktan çıkarılarak, özel görevli ilk radde mahkmesi olarak görev yapan ve ilk radde mahkemelerinin kararlarını temyiz yolu ile inceleyen bir yüksek mahkeme durumuna getirilmiştir. İlk radde mahkemelerinin bazı kararlarını itiraz yolu ile incelemek üzere de Bölge İdare Mahkemeleri kurulmuştur. (12) (9) Yurtcan, s.95 (10) Yurtcan, s.97(11) Yurtcan, s.99 (12) A. Şeref Gözübüyük, Turgut Tan, İdare Hukuku, Ankara 2001, s.990 Ülkemizde idari yargı yerleri üçe ayrılabilir. Bunlar; İlk radde mahkemeleri, Yüksek mahkemeler ve özel yargı yeri olan Satıştay’dır. A-) İlk Radde Mahkemeleriİlk radde idari mahkemeler, bölge idari mahkemeleri içinde yer saha yönetim mahkemeleri ile vergi mahkemeleridir. Danıştay sınırlı bir alanda ilk radde mahkemesi olarakta görev yapmaktadır. Bunlardan yönetim mahkemeleri umumi görevli, vergi mahkemeleri ile ilk radde mahkemesi olarak Danıştay özel görevli mahkemelerdir. 1-) İdare ve Vergi MahkemeleriBöyle yönetim mahkemelerinin yargıç çevresi içinde yeterince yönetim mahkemelerince vergi mahkemeleri bulunur. Bunların kuruluş yerleri ve yargıç çevreleri, İçişleri, Maliye ve Gümrük Bakanlığı’nın görüşü alınarak, Adalet Bakanlığı’nca belirlenir. İdare ve Vergi mahkemelerinde birer başkan ile yeteri kadar üye bulunur. Mahkeme kurulu bir başkan iki üyeden oluşur. (13) Bölge yönetim mahkemeleri, yönetim mahkemeleri ve vergi mahkemeleri hakkındaki ysa, görev yönünden idari yargıdaki durumu bilakis çevirmiştir. 521 sayılı Danıştay Kanunu’na göre, Danıştay umumi görevli, Danıştay dışında kalan idari yargı yerleri ise, özel görevli yargı yerleri idi. Bu yasanın 1. maddesine göre, yönetim mahkemeleri umumi görevli mahkeme durumuna getirilmiştir. Danıştay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Vergi Mahkmelerinin görevine girmeyen idari davalar yönetim mahkemelerinin görev alanına girmektedir. (14) İlk radde mahkemesi olan vergi mahkemeleri, özel görevli mahkemelerdir. Vergi mahkemesinin görevleri 2576 sayılı Yasa’nın değişik 6. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre; a) Umumi bütçeye, il özel idareleri belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları, b) (a) bendindeki konularda 6183 sayılı Amme alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un uygulanmasına ilişkin davaları, c) Diğer kanunlarla verileb işleri çözümlemekle görevlidir. (15) Bir başkan ve iki üyeden oluşan yönetim ve vergi mahkemeleri, üye tam sayısı ile toplanır ve oy çokluğu ile karar verir. Başkanın yokluğunda mahkemeye kidemli üye başkanlık eder. İdare ve vergi mahkemelerinin olağan çalışma yöntemi, kurul olarak toplanıp karar vermelidir. Yasa, bazı uyuşmazlıkların yönetim ve vergi mahkemelerince kurul olarak değil, tek yargıçla çözümlenmesi olanağını da getirmiştir. İdare ve vergi mahkemelerinin kurul olarak verdiği kararlara karşı Danıştay’a tek yargıçla verdiği kararlara karşı da bölge yönetim mahkemesine başvurma olanağı vardır. (16) 2-) Bölge İdare Mahkemeleri a) Bölge İdare Mahkemelerinin Yapısı Bölge İdare Mahkemeleri, bölgelerin coğrafya ve iş durumlarına göre, İçişleri, Maliye ve Gümrük Bakanlığı’nın görüşü alınarak Adalet Bakanlığı’nca kurulur ve yargı çevreleri belirlenir. Bölge İdare mahkemeleri bir başkan ve iki üyeden oluşur. 8.6.2000 tarih ve 4577 sayılı Yasa ile yapılan düzenlemeye göre, Bölge İdare Mahkemesi başkan ve üyeliklerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca nakil yapılır. Mahkeme başkanlarının kanuni sebeplerle yokluğunda, başkanlığa en kıdemli üye (13) Ayfer Buğur, İdari Yargı Mevzuatı, Ankara 1998, s. 50(14) A.Şeref Gözübüyük, Yüksek İdari Mahkmesi, Ankara 1972, s. 139 (15) Gözübüyük vdı, s.998 (16) Buğur, s.52 vekalet eder, ayrı sebeplerle üye noksanlığı ise, bölgedeki yönetim ve vergi mahkemesi hakimlerinden kıdem sırasına göre tamamlanır. Bu mahkemeler gerektiğinde ani çok kurul halinde çalışabilirler. Bölge yönetim mahkemesi başkanının katılmadığı hallerde, mahkeme kurullarına o kuruldaki en kıdemli üye başkanlık eder. Bu kurulların oluşumuve aralarındaki iş bölümü Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca belirlenir. b) Bölge İdare Mahkemelerinin Görevleri Bölge yönetim mahkemelerinin iki ana görevi vardır. Bunlar; kendi yargı çevrelerinde bulunan yönetim ve vergi mahkemelerinin tek hakimle verdiği kararlara yapılan itirazları ile yönetim ve vergi mahkemeleri arasında çıkan görev ve yetki uyuşmazlıklarını, incelemek ve kati olarak karara bağlamaktadır. (17) Ancak, 8.6.2000 tarih ve 4577 sayılı Yasa ile 2577 Sayılı Yasa’nın 45. maddesinde yapılan değişiklikle, yönetim ve vergi mahkemelerinin itiraz yolu ile Bölge İdare Mahkemesine götürebilecek nihai kararları genişletilmiştir. Bu şekilde Danıştay’ın temyiz davası yükü hafifletilirken, bölge yönetim mahkemelerine itiraz yolu ie başvurabilecek davalar arttırılmıştır. Bu yeni düzenlemeye göre,İdare ve vergi mahkemelerinin;1) İlk ve orta öğretim öğrencilerinin sınıf geçmelerine ve notlarının tesbitine ilişkin işlemlerden, 2) Valilik, kaymakamlık ve mahalli yönetimler ile diğer halk kuruluş ve kuruluşlarının taşra teşkilatındaki yetkili organlar tarafından halk görevlileri hakkında tesis edilen geçici görevlendirme, görevden uzaklaştırma, yolluk, lojman ve izinlere ilişkin idari işlemlerden,3) 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasından,4) 2022 sayılı 65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz ve kimsesiz Türk vatandaşlarına aylık bağlanması hakkında yasa ile 3294 sayılı sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı teşvik kanunu gereğince halk kuruluş ve kuruluşları tarafından sosyal yardım amacıyla bağlanan aylık ve yapılan sosyal yardımlarla ilgili uygulamalardan, 5) 213 sayılı vergi usul kanunu uyarınca verilen iş yeri kapatma cezalarından,Kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak verdikleri nihai kararlar tek hakimle nihai kararla, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemelerin bulunduğu yargı çevresindeki bölge yönetim mahkemesine itiraz edilebilir. (18) Böylece bölge yönetim mahkemeleri, bir yandan yönetim ve vergi mahkemelerinin verdiği kararlara karşı temyiz görevi yapan, diğer yandan da yönetim mahkemeleri ile vergi mahkemeleri arasında çıkan görev ve yetki uyuşmazlıklarını gideren bir mahkeme olmaktadır. Bölge yönetim mahkemeleri, yukarıda sayılan görevlere ek olarak yönetim ve vergi mahkemeleri ile tek yargıç tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararlarına karşı yapılan itirazları inceler ve kati olarak karara bağlar. (19) c) Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişi Bir başkan ve iki üyeden oluşan bölge yönetim mahkemeleri üye tam sayısı ile toplanır ve oy çokluğu ile karar verir. Bu mahkemeler gerektiğinde ani çok kuruluş halinde çalışabilirler. d) Başkan ve Üyeler Bölge yönetim mahkemeleri ile yönetim ve vergi mahkemelerinin başkan ve üyeleri yargıç statüsündedir. İdari yargıda görev yapan yargıçlar da, adli yargıda görev yapan yargıçlar gibidir. Bunlarda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca göreve alınırlar. (20) (17) Özay, s.215 (18) Sıddık Sami Onar, İdare Hukukunun Umumi Esasları, Ankara 1973, s.590 (19) Gözübüyük vdı, s.999 (20) Sait Güran, Yargı Denetiminin Kapsamı, İstanbul 1987, s.112 İdari yargıç yetiştirilmesinde iki kaynaktan yararlanılır. 1) Belli idari görevlerde bulunmuş, yönetim ve vergi alanında deneyim kazanmış halk görevlileri yargıçlık mesleğine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca alınmaktadır.2) Yüksek öğrenimini hukuk, ya da proğramlarında hukuk öğretimine yer veren, siyasal bilimler, iktisat, maliye, yönetim bilimi alanında yapmış olanlar, hizmete alınarak, staj ve hizmet içi eğitim ile yetiştirilerek yargıçlık mesleğine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca alınmaktadır. (21) Vergi mahkemelerinde görev yapacak yargıçların özellikle, vergi alanında deneyim kazanmış, mali yönetim, vergi hukuku, muhasebe ve idari yargı alanlarında yeterli bilgiye sahip olmaları, hizmetin yürütülmesi yönünden zorunludur. (22) B-) Yüksek Mahkemeler 1-) Anayasa Mahkemesi a-) Kuruluşu Anayasa Mahkemesi anbir soylu ve dört yedek üyede kuruludur. Cumhurbaşkanı, iki asıl ve iki yedek Yargıtay, iki asıl ve bir yedek üyeyi Danıştay, birer asıl üyeyi Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Sayıştay umumi kurullarınca kendi Başkan ve üyeleri arasında üye tam sayılarının salt çoğunluğu ile her boş yer için gösterecekleri üçer namzet içinden; bir asıl üyeyi ise Yükseköğretim Kurulun kendi üyesi olmayan Yükseköğretim kurumları öğretim üyeleri içinden göstereceği üç namzet arasından; üç asıl ve bir yedek üyeyi üst kademe yöneticileri ile avukatlar arasından seçer. (23) Yükseköğretim kurumları yöneticileri ve avukatların Anayasa Mahkemelerine asıl ve yedek üye seçebilmeleri için kırık yaşını doldurmuş, yükseköğrenim görmüş veya öğrenim kurumlarında en az onbeş yıl öğretim üyeliği veya halk hizmetinde en az onbeş yıl fiilen çalışmış veya onbeş yıl avukatlık yapmış olmak şarttır. (24) Anayasa Mahkemesi, asıl üyeleri arasından saklı oyla ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile dört yıl için bir Başkan ve bir Başkanvekili seçer. Süresi bitenler yeniden seçilebilir. Anayasa Mahkemeleri, asli görevleri dışında resmi veya özel hiçbir görev alamazlar. b-) Görev ve Yetkileri Anayasa Mahkemesi, kanunların, yasa hükmünde kararnamelerin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya şekil ve temel bakımından uygunluğunu denetler. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Ancak, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan yasa hükmünde kararnamelerin şekil ve temel bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz. (25) c-) Çalışma ve Yargılama Usulü Anayasa Mahkemesi, Başkan on üyeyle toplanır, salt çoğunluk ile karar verir. Anayasa değişikliklerinde iptale karar verebilmesi için üçte iki oy çokluğu şarttır. Şekil bozukluğuna dayalı iptal davaları Anayasa Mahkemesince öncelekle incelenip karara bağlanır. (26) Anayasa Mahkemesi Yüce Divan sıfatıyla baktığı davalar dışında kalan işleri dosya üzerinde inceler. Ancak, lüzumlu gördüğü hallerde sözlü açıklamalarını dinlemek üzere ilgilileri ve mevzu, bahis üzerinde bilgisi olanları çağırabilir. (21) Onar, s.597 (22) Gözübüyük vdı, s.1000 (23) Anayasa, m.146 (24) Anayasa, m.146 (25) Anayasa, m.148 (26) Anayasa, m. 149 2-) Yargıtay Yargıtay, adliye mahkemelerince ve kanunun başka bir adli yargı merciinde bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara da ilk ve son radde mahkemesi olarak bakar. Yargıtay üyeleri, birinci sınıfa ayrılmış adli yargı yargıç ve Cumhuriyet savcıları ile bu meslekten sayılanlar arasında coğunluğu ile ve saklı oyla seçilir. Yargıtayın kuruluşu, işleyişi, başkan, başkanvekilleri, daire başkanları ve üyeleri ile Cumhuriyet Başsavcısı ve Cumhuriyet Başsavcıvekilinin nitelikleri ve seçim usulleri, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminat esaslarına göre kanunla düzenlenir. (27) 3-) Danıştay Danıştay, idari mahkemelerce verilen ve kanunun başka bir idari yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara da, ilk ve son radde mahkemesi olarak bakar. (28) Danıştayın görevli olduğu davalar Danıştay Kanunu’nda belirtilmiştir. Danıştay’da görülecek davalar aşağıdaki gibi sıralanmıştır:a) Bakanlar Kurulu kararlarınab) Başbakanlık ve bakanlık müsteşarları, müsteşar yardımcıları, umumi müdürleri ve kurul başkanları; diğer halk kuruluş ve kuruluşlarının müsteşar, başkan ve umumi müdürleriyle ilgili müşterek kararnamelere,c) Bakanlıkların düzenleyici işlemleri le halk kuruluşları veya halk kurumu niteliğindeki iş kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere, d) Danıştay İdari dairelerince veya İdari İşler Kurulunca verilen kararlar üzerine uygulanan fiil ve işlemlere, e) Ani çok yönetim veya vergi mahkemesinin yetki alanına giren işlere, f) Danıştay Yüksek Disiplin Kurulu kararları ile bu kurulun görev alanı ile ilgili Danıştay Bakanlığı işlemlerine,Karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörmeyen halk hizmetleri ile ilgili ayrıcalık şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan idari davaları karara bağlar. (29) 4-) Askeri Yargıtay Askeri Yargıtay, askeri mahkemelerden verilen karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Ayrıca, asker kişilerin kanunla gösterilen belli davalarına ilk ve son radde mahkemesi olarak bakar. Askeri Yargıtay üyeleri birinci sınıf askeri hakimler arasından Askeri Yargıtay Umumi Kurulunun üye tam sayısının salt çoğunluğu ve saklı oyla her boş yer için göstereceği üçer namzet içinden Cumhurbaşkanlığınca seçilir. (30)Askeri Yargıtayın kuruluşu, işleyişi, mensuplarının disiplin ve özlük işleri, mahkemelerin bağımsızlığı, hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine göre kanunla düzenlenir. 5-) Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, askeri olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile, asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilşkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların yargı denetimi yapan ilk ve son radde mahkemesidir. Ancak askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarla ilgilinin asker kişi olması şartı aranmaz. (31) (27) Anayasa, m. 154 (28) Anayasa, m. 155 (29) Gözübüyük vdı, s. 992 (30) Anayasa, m. 156(31) Anayasa, m. 157 Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, görevleri kurul biçimde çalışarak yerine getirir. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin yargıyla ilgili kuruluşları Daireler, Daireler Kurulu ve Umumi Kuruldur. Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde iki daire vardır. Her daire bir başkan ile altı üyeden kurulur, üyelerden dördü askeri hakim, ikisi kurmay subaydır. Dairelerde çoğunluğu askeri yargıç sınıfından olmak üzere görüşme kafi sayısı beştir. Kararlar oy çoğunluğu ile verilir. Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde görev yapan başkan ve üyeler ile başsavcı yargıç durumunda olan ve yargıç güvenliğine sahip kişilerdir. Bunlar Anayasanın yargıçlara sağladığı güvenceden yararlanırlar. Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde iki çeşit üye vardır. Bunlardan bir bölümü, yarbay ve albay rütbesinde bulunan kurbay subaylar, bir bölümüde en az yarbay rütbesinde olan birinci sınıf askeri yargıçlardır. (32)Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanlığına, Başsavcılığına, daire başkanlığına atamalar, seçilen üyeler arasından rütbe ve kıdem sırasına göre, ortak kararname ile yapılır. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin yargı görevini yerine getiren kurallarıda yargıç sınıfından olan üyeler çoktur. (33) 6-) Uyuşmazlık Mahkemesi Uyuşmazlık mahkemesi adli, idari ve askeri yargı merciileri arasındaki görev ve uyuşmazlıklarını kati olarak çözümlemeye yetkilidir. Uyuşmazlık Mahkemesinin kuruluşu, üyelerinin nitelikleri ile seçimleri ile işleyişi kanunla düzenlenir. Bu mahkemenin başkanlığına Anayasa Mahkemesince, kendi üyeleri arasından üye yapar. (34)c-) Özel Yargı Yeri (Sayıştay)Bir Anayasa kurumu olan Sayıştay; Anayasa’nın da belirttiği gibi sorumluların hesap ve işlerini kati hükme bağlayan bir özel idari yargı kuruluşudur. Sayıştayın, sorumluların hesap ve işlemlerini yargılayarak beraat yada zimmetlerin karar verebilmesinden dolayı, Sayıştay’a hesap mahkmeside denilebilir. (35)1-) Sayıştayın Yapısı Sayıştay, görevlerini kurul olarak yerine getirir. Sayıştay’ın görevleri ile ilgili kurullar;Daireler, Temyiz Kurulu ve Umumi Kurul’dur. Sayıştay yargı görevlerini daireler ve temyiz kurulu eliyle yerine getirir. (36) a) Daireler, birer hesap mahkemesi niteliğinde olup bir başkan ve altı üyeden oluşur. Daireler, sorumlularım hesaplarını ilgili yasalara göre inceleyip yargılayarak haklarında beraat yada tazmin kararı verilir.b) Temyiz kurulu Sayıştay’da dairelerin verdiği yargı kararlarını temyiz yoluyla incelenmesini sağlamak üzere kurulmuştur. Bu kurulun başkan ve üyeleri dört yıl için Sayıştay Umumi Kurulu’nca seçilir. (37) Temyiz Kurulu, dört daire başkanı ve her daireden alınan iki üyeden oluşur. Temyiz Kurulu üyelerinin her yıl dörtte biri yenilenir. Kararı temyiz yoluyla incelenen dairenin başkan ve üyeleri oylamaya katılamazlar. 2-) Hesap Mahkemesi Olarak Sayıştay’ın İşleyişi Hesap mahkemesi olarak Sayıştay, saymanların, ikinci derecedeki ita amirlerinin ve tahakkuk memurlarının mali sorumluluğunu(32) Gözübüyük, Yüksek İdari, s. 219 (33) Candemir, s. 32 (34) Anayasa, m. 158, s. 109(35) Lütfi Duran, Bir Yüksek Mahkeme Daha Sayıştay, Ankara 1970, s. 569 (36) A.Şeref Gözübüyük, “Sayıştay ve Yargı Görevi”, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, (Ankara 1973) sayı 4, s.157 (37) Afet İnan, “Sayıştay Yargılaması ve Sayıştayın Yargı Düzeyindeki Yeri”, Danıştay Dergisi, (Ankara 1985) sayı 56-57, s.35 saptarken, başka bir değişle hesaplarını yargılarken işleri üç aşamada yürütmektedir. Bunlar ön inceleme, yargılama ve temyiz aşamasıdır. a-) Ön İnceleme Aşaması: Sayıştay’da hesaplar üzerinde ön inceleme Sayıştay denetçileri tarafından yapılır. Denetçiler hesapları incelerken özellikle, ödemelerle ilgili kağıtların ve kayıtların birbirine müsait olup olmadığını, gelir ve giderlerin yasalara ve bütçeye uygunluğunu araştırırlar. Denetçiler, hesaplar üzerinde ön incelemelerini yaparlarken raporlarında sorumluluğu gerektiren bir vaziyet olup olmadığını açıkça belirtirler. Sorumluluğu gerektiren bir vaziyet karşısında kaldıklarında, saymanın yazılı savunmasını alır ve kendi görüşleriyle beraber rapora eklerler. Sayıştaydaki yargılamada, denetçinin raporu temel alınır. b-) Yargılama Aşaması: Sayıştay’da hesapların yargılanması daireler tarafından yapılır. Birinci Başkan, incelenmesi bitirilen ve raporu hazır olan hesapları, yargılamak üzere dairelere verir. Daireler kendilerine gelen işler hakkında savcının görüşünü alırlar. Daireler gerek görülürse hesabı yargılanan saymandan yeniden açıklama ve bilgi isteyebilirler. c-) Temyiz Aşaması: Daire kararları, Sayıştay içinde bulunan Temyiz Kurulu’na başvurarak temyiz edilebilir. Temyiz incelemesi dosya üzerinde olur. Temyiz Kurulu, daire kararını ya aynen, ya da değiştirerek onaylar, yada bozar. Daireler bozma kararına uymak zorundadır. 3-) Sayıştay Kararları Sayıştay’ın almış olduğu yargısal kararlar kesindir. Bunlara karşı ne Danıştay’a, ne de başka bir yargı yerine başvurulabilir. 1982 Anayasası, açıkça, Sayıştay’ın yargı kararlarına karşı idari yargı yoluna başvurulamayacağı kurallarını getirmiştir. Anayasa, bu düzenlemeden doğacak sakıncaları azaltmak için, vergi ve benzeri mali yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay kararları arasındaki uyuşmazlıklarda, Danıştay kararlarının temel alınacağı belirtilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
adli, teşkilatı, yargı


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB kodu Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Forum Jump


Tüm Zamanlar GMT Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 19:29.


mersin escort alanya eskort