![]() |
![]() |
#1
|
|||
|
|||
![]()
Pekiştirme teorileri (reinforcemenî theories), esas olarak öğrenme konusunu (tepkilerin kazanılması, öğrenilmesi) ele alan, kısacası öğrenme teorisi kavramlarını, kişiler arası ilişkiler bağlamına aktaran ve bunları uyaran-tepki paradigmasına göre açıklayan görüşlerdir.
İnsanın sosyal davranışlarının derhal hiçbirinin, organizmanın genetik bagajı tarafından belirlenmemiş olması, öğrenme olgularının son radde geniş bir yelpazeye yayıldığının açık bir göstergesidir. Söz konusu olguların incelenmesi üç büyük teorik yaklaşımın etkisindedir: Behevyorizm (ya da behevyorist metodoloji), çağrışımcılık (ya da esas yapısal ilkeleri) ve hedonizm (ya da motivasyon ilkesi). Pekiştirme teorileri özellikle üçüncü yaklaşımla ilgilidir. Bu teoriler uyaran-tepki zincirinin oluşmasında 'ödül' veya muadillerinin (gerilimin azaltılması, zevk, doyum faktörleri, vb.) rolünü vurgulamaktadır. Hedonist yaklaşım Bentham'dan Thorndike'a, Thibaut ve Kelley'den Homans'a, Miller ve Dollard'dan Hovland'a, Skinner'den Bandura ve Walters'a, klasik şartlanmadan edimsel şartlanmaya kadar uzanan uzun bir tarihe sahiptir. Bu tarih içersinde öğrenme teorileri, başlangıçta uzun yıllar boyunca sosyal davranışlarla ilgilenmediğinden, sosyal psikolojideki etkileri de sınırlı kalmıştır. Sosyal psikolojide, özellikle kişiler arası ilişkiler ve çekim konusunda söz konusu edilmektedirler. Pekiştirme, bir tepkiyi izleyen ve tepkinin tekrarını daha olası hale getiren her tür olayı anlatım etmektedir. Pratikte pekiştirmenin sağlanma tarzına göre, literatürde 'ikincil pekiştirme', 'sürekli pekiştirme', 'aralıklı veya programlı pekiştirme', 'negatif veya pozitif pekiştirme' gibi farklı pekiştirmelerden söz edilmektedir. |